Available in: English   Turkish   Go to media page

RABBINIZE SECDE EDİN

Sultanul Evliya

Mevlana Şeyh Nazım Adil El-Hakkani

Pazartesi, Nisan 26, 2010 Lefke, Kıbrıs

(Mevlana Şeyh ayağa kalkar)

Allah Allah Allah Allah Allah Allah AziyzAllah

Allah Allah Allah Allah Allah Allah AziyzAllah

Allah Allah Allah Allah Allah Allah SubhanAllah

Allah Allah Allah Allah Allah Allah SultanAllah!!!

Subhaanallah, Sultan Allah!! Subhan Allah, Sultan Allah!! Allahumme salli `ala Seyyidina Muhammeden nebiyyil-ummiyyi ve `ala alihi ve Sahbihi ve sellem. Yaa Rabbii zid habiibeke `izzen ve şerefen ve nûran ve surûran ve ridvânen ve sultâna. Ente Sultân lil-khalâ-igu cemî`an yaa Rabbena, yaa Rabbigfir ve erham ve ente khayrur-Râhimîn. Summes-selâmu `aleyke, yaa Sâhibu 'z-Zemaan. Summes-selâmu `aleyke yaa Seyyidel-Evvelîn vel-Âhirîn. Sümme Selâmu Aleyke Ya Sahibi Ve Seyyidi Ve Mevlayi Kutbu Zaman El Mutesarrif Mutlakan Âlâ Hazihi Dünya.

(Mevlana Şeyh oturur.)

Meded, meded yâ RicâlAllah. Meded yâ Sâhibuz-Zamân. Meded yâ Sultânul-Evliyâ.

Esselamun Aleyküm Ve Rahmetullahi Ve Berekatuhu. Euzubillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym diyoruz, demeliyiz. Şimdi ben kendim değilim. İradem ve bütün varlığım dünyadaki ilahi kimselerin ilahi düzenlemesine aittir. Onun için söylediklerim benden değildir ama sadece bana gönderileni konuşurum. Ben birşey bilmem. Ben sadece bir tercümanım, naklediciyim. Cenâb-ı Allahın Galû Bela gününde buyurduğu birşeydir. (Mevlana Şeyh ayağa kalkar) Estâuğuzubillah; nahnu gasamnâ, "Biz paylaştırdık." (Zuhruf: 32)

Ey ulemalarımız, hocalarımız, Euzubillahimineşşeytanirraciym demekle başlıyoruz. Şeytan ve askerlerinden kaçıyorum. Ben kaçıyorum ve hepiniz kaçmalısınız. Kendinize yaklaştırmayın. Şeytanla arkadaşlık yapmayın. Bir insanın yapacağı en fena arkadaşlık Şeytan ve takipçilerine arkadaşlık yapmasıdır. Ve Bismillahirrahmanirrahiym, Bismillahirrahmanirrahiym diyoruz. Ey Rabbimiz Sen bize ezelden ebede sonsuz hazineler ikram ettin. Sana ezelden ebede şükür ediyoruz ve Sana eğiliyoruz ey Rabbimiz.

Ey insanlar, ey insanlar, Cenâb-ı Allah’tan başka kimseye eğilmeyin. Evet. Selefi ulemalarımız ve de belki bu gece Selefi olduklarını iddia edip Vehhabi hocaları olmadıklarını iddia eden ulemalara bombalama geliyor. Tüm doğudan batıya, uzak doğudan uzak batıya, dünyanın her yerinde bu keskinleşmiş bir kılıçtır. Âlemlerin Rabbi emreder; secde yalnız Âlemlerin Rabbinedir. Ve secde ediyoruz. Ey Ehli Sünnet ulemaları, ey Selefi ulemaları, ey Şii ulemaları, insanlara sadece Cenâb-ı Allah’a secde etmelerini hatırlatıyor musunuz? Ne söylüyorsunuz? Emreder mi emretmez mi? Sabahtan akşam geç vakte kadar konuşursunuz. Ama “Ey dinleyiciler, ey insanlarımız, ey Müslümanlarımız, ayağa kalkın ve Herşeye Kâdir olan Allah’a secde edin,” dediğinizi hiç işitmedim. Allahu Ekber. Söyler misiniz? Bunu söyler misiniz soruyorum? Ben size yalnız bana gönderdiklerini konuşuyorum. Arapça anlıyorsunuz, Arapça. Anlayış ufkunuz daha geniş olmalı.

Kurân-ı Kerîm’de secde etmek için 14 yer bulduğunuzu söylersiniz. Maşallah çok âlimsiniz, çok eğitilmiş insanlarsınız. Cenâb-ı Allah 14 yerde secde yapmanızı emrettiği ne demektir? Bu her ayette bir secde yapabilirsiniz demektir. Kurân-ı Kerîm’de kaç tane Ayet-i Kerîme var? Bunu bilmelisiniz. 4,444 tanedir. Evet? Bu 16 gösterir: 4 artı 4 artı 4 artı 4, toplarsan 16 olur. Kurân-ı Kerîm’de 14 tane var. Bize Kurân-ı Kerîmi gönderene başta bir secde yapmalısınız. Ve hatim yapınca, bitirince bir secde yapmalısınız, bu 16 eder.

Nerden (bu ilimleri) getirdiklerini bilmem. Bana gelir. İnsanlara hitap etmek için birşey hazırlamıyorum, insanların bana (alkış) yapsınlar diye, hayır. Ben bitmiş bir insanım ama bilirsiniz ki ey ulemalar, kullun muyesserun limâ kuliga leh, herkes ilahi kimliği için uygundur çünkü herkesin mükellef olduğu birşey vardır. Herkes, bırakın insanoğlunu, herkes Azametu Hak’a baksın. Mutlak, azametli büyüklük.

Bakın, “Biz doktoruz veya ulemalarız” diye iddia edenler. Bu bir hakikattir, belki asla aklınıza gelmez çünkü bu akıl ürünü değildir. Böyle şeyler insanların kalplerine aittir. Kalpler insanoğlunun bilinmeyen bir parçasıdır. Bunu bilmesi imkânsızdır, “La Yesevni Arzı Vela Semai Ve Lakin Yesevni Kalbe Abdiyel Mümin.” (Ben yerlere, göklere sığmam ama mümin kulumun kalbine sığarım”) olanlar hariç.

Ulemaysanız bilmelisiniz. Bu Cenâb-ı Allah dışında kimse kalplerin hakiki kimliğini bilmez demektir. Ve bu şekilde beni bir hakikate yönlendiriyorlar. Bu insanoğlundan herkesin özel bir kimliği var demektir.

Vâr olan insanoğlundan kimse aynı olmaz. Her birisinin özel bir kimliği vardır. Bu insanoğlundan herkesin kimliği yüzde yüz farklı demektir.

Evet? Yanlış birşey var mı ulemalar? Bu tazimdir. Bu Rabbimizi tazim etmektir. Evet demelisiniz. Biz sadece hatırlatıcıyız. Ben biliyorum zannetmeyin, hayır bana söylediklerini size naklediyorum. Evet. Kabul ederseniz kabul edersiniz, etmezseniz uyursunuz. Neden kabul etmezler? Çünkü onların kalpleri kapanmıştır, kilitlidir. Onun için anlamazlar veya dinlemezler. Evet. Kalplerinizi açın ve anlamak için başka, başka, başka okyanuslar bulursunuz. Herkesin özel bir kimliği vardır. Allahu Ekber. Özel. Bu Azametul Hakkı işaret eder. Rabbimiz, Cenâb-ı Allah’ın en azametli büyüklüğüdür. Onun için bunu kalplerinizde söyleyin. Ben size ikram ediyorum. Nerden gelir? Ondan gelir. Ve Onda anlamların bazı vasıtaları vardır. Bazıları vasıtasızdır. Âlemlerin Rabbi, insanoğlunu Yaratan, kullarına anlamaları için Peygamberler gönderir. Ama Peygamberlerin bir vasıtaya ihtiyacı yoktur.

Evet, onların ilahi varlıklardan dünya, maddi varlıklarına vasıtaları vardır. Olmalı çünkü o vasıtasız yanarız. Bu lambaların içinde cereyan aktığı gibi. Kablosuz dokunursan seni alıp götürür, onun için bunu kullanırız. Ve ilahi varlıklar veya göklerde herkesin özel bir yaratılışı vardır. Bu kuvvet maddi varlıklarına dokunup yıkmasın diye hazırlanırlar. Hepsinin vardır ve hepsine Cebrail a.s. aracılıyla gelir. O bu kabloları göklerden Peygamberlerin kalplerine götürür. O gelmezse burada kimse olamaz. Ve bu göklerden dünyadaki özel insanlar için özeldir. İlahi emir, “Secde edin” buyurur.

Ey ulemalar, insanlara, “Ey insanlar, Kurân-ı Kerîmi işittiğiniz veya okuduğunuz zaman ilahi beyanetlerla bağlantıya geçersiniz. Secde edin.” diyor musunuz? Evet, secde etmek. Secde yalnız Allah Celle Celaluhu Subhanehu Ve Teâlâ içindir!!! (Mevlana ağaya kalkıp oturur)

Allahu Ekber. La İlahe İllallah, La İlahe İllallah, La İlahe İllallah, La İlahe İllallah Seyyidina Muhammedun Rasulullah Habibullah Nûrul Arşillah (s.a.v.)!!! (Mevlana Şeyh ayağa kalkıp oturur)

İlahi emir olan, “Secde et” de pekçok sırlar vardır. Kime secde et? Seni Yaratana secde et. İnsanlara hiçbir şeye secde etmemelerini öğretin ey Ehli-Sünnet ulemaları, ey Selefi ulemaları, Şii ulemaları ve İslam dünyası! Neden insanlara secde etmeyi öğretmiyorsunuz? Evet siz çoğunluk olarak namaz kılan secde edenlersiniz. Ama onlara neden secde yaptıklarını, kime secde yaptıklarını, ne zaman secde yaptığımızı, nereye secde yaptığımızı bildirmeliyiz. Söylüyor musunuz? Cenâb-ı Allah, “Hatırlatın” buyuruyor.

Ey ulemalar, hatırlatın. Doğudan batıya bakın, insanların en fena arkadaşı kimdir söyleyin. Cenâb-ı Allah’ın emrini söyleyin. İnsanlar kime secde ediyorlar, onlara sorun. 24 saatte kime secde ederler, kime çalışırlar, kime hizmet eder bu insanoğlu? Onlara öğrettiniz mi ey Müslüman âlimleri, Hıristiyan âlimleri ve İsrailli âlimleri? Biz insanlarımıza yalnız Cenâb-ı Allah’a secde etmelerini öğrettiğinizi söyleyin. Bunları söylediniz mi? Hayır. Dünya için böyle şöyle konuşursunuz. Dünya kirlidir. Ne için dünya hakkında konuşursunuz? Bu dünyanın pisliğini yok etmeye çalışmalısınız çünkü pike insanlar gibidir. Avrupa’da ikinci dünya savaşında aşağı pike indi. Şimdi insanlar uzak mesafelerden yakın mesafelerden bu pisliğin gelmesini isterler. Neden onlara engel olmassınız? Dünya kirlidir. 24 saatte ne yapıyoruz? Hepimiz Allaha secde mi ediyoruz? Secdeyi sadece namazda zannetmeyin. Hayır, 24 saat Âlemlerin Rabbinin ilahi emirlerine eğilmelisiniz. Bu ilk Peygamberden, Peygamberler Mührü Seyyidina Muhammed (s.a.v)’e kadar (Mevlana Şeyh ayağa kalkar) ilahi açıklamadır. Peygamberler Mührü bütün hakikatleri getirdi.(Mevlana Şeyh oturur).

Ey insanlar ve ulemalar! Ulema ha? Böyle ulema mı? Siz kıyamet gününden korkmaz mısınız? Cenâb-ı Allah size insanları dünyada nereye yönlendirdiniz diye soracak. Veya, “Neden kendilerini nereye yönlendireceklerini öğretmediniz?” diye soracak. Neden dünyaya ve içindeki herşeye eğildiniz? diye. Dünyanın sonuna kadar Peygamberler Mührü secde etmemizi buyurdu. Ve siz, "Biz ulemayız, doktoruz" dersiniz. Ben size bir Hadis söylerim. Buna bir anlam verin. Eğer derseniz ki ben yanlış bir anlam getiriyorum, ozaman yevmul qiyaama, kıyamet alametleri ile ilgili yanlış olduğumu söyleyebilirsiniz ve Seyyidina Muhammed (s.a.v) in zamanından bu zamana kadar söylediklerine de.

Ey ulemalar, bir şey düşünüyor musunuz? Ahir zamanda ümmetin kıblesi nerede? Müslümanlar Kâbe’ye yönlenirler (ama başkaları) Peygamberler Mührünün söylediği gibi, gıbletehum nisâ'ehum, "Kıbleniz hanımlarınızadır." Yanlış mı Vehhabi ulemaları? Ne söylüyorsunuz? Şeyh yanlış mı söylüyor? Ben Şeyh deyilim ama siz Şeyh diyorsunuz. Sizin asla duymadığınız birşey söylüyorum, evet. Bende bilmem ama şimdi beni dünyadaki bütün insanlara konuşturuyorlar. Yoksa ben birşey değilim.

Ulemalar, Selefi ulemaları Merhaban. Yahu. Zurna vardır. Kamış iki şekildir: Kamış şekeri vardır, ikinci kamış boştur. Boş kamış zurna olur ama şeker kamışı zurna olamaz. Hayır, ses çıkmaz. Bende zurna gibi bir kimseyim, bağırım. Ama siz dolusunuz, sizde olan tadı ve zevki ve nûru insanlara vermelisiniz. İnsanlara Kurân-ı Kerîm’den tattırmalısınız!!! Dünya da kaç kişi Kurân-ı Kerîm okuyup zevkleniyor? Nerde? Dünyanın etrafındaki insanlara bakın, Kurân-ı Kerîm’den kaç kişi zevk alıyor? Bütün insanlar boş kamışın peşine koşarlar. Zurna olur ve hepsi ( oynarlar). Neden insanlara, “Hayatınız iyi bir hayat değildir çünkü Cenâb-ı Allah’ın Şeriatına karşısınız. İyi kul değilsiniz,” deyip yönlendirmezsiniz? Neden söylemezsiniz? Baştan sona kadar bütün insanlara söyleyin korkmayın. Cenâb-ı Allah bir kimseyi korursa hiçbir millet ona birşey yapamaz. Ama Cenâb-ı Allah bir nemruta ceza vermek isterse onu yemesi için bir sinek göndermesi yeterlidir.

Cenâb-ı Allah bizi affeylesin.

Ey insanlar, yalnız Cenâb-ı Allah’a ve âlemlerin Rabbinin bu dünyada temsil edenlere eğilmeye çalışmalıyız. En fena secde eden Şeytandır. İkincisi dünya, üçüncüsü hevâ ve dördünce nefsinizdir.

Estağfurullah Tövbe Ya Rabbi. Tövbe Estağfurullah. Bizi affeyle. Ya Rabbi biz bilmeyiz Sen bilirsin.

Fatiha.

Elhamdülillah Ve Şükrülillah. Elhamdülillah Ve Şükrülillah. Kuvvetli birşey bu.

(Mevlana Şeyh Nazım telefonda Şeyh Hişam Efendi ile konuşuyor)

UA-984942-2